Kitap Alışverişim #6



Herkese merhabalaar. Şuan yine içim içime sığmıyor çünkü bugün günlerden Alışveriiş! En sevdiğim. 

-Bu kısmı atlayabilirsiniz, sadece şikayet etmişim-
Bin bir badire atlatan kitaplarıma sonunda kavuşabildim, çok şükür. Bu arada kitap siparişimi 2. kez Okuoku'dan verdim, siteyle alakalı hiç bir sorun yaşamadım ancak tek sıkıntım tercih ettikleri kargo şirketlerinde. Bir önceki siparişimi UPS kargo getirmişti ve paket oldukça hasar görmüş bir şekilde ama yine de kapıma kadar geldi. Ben de kötü deneyimlerime dayanarak bir arkadaşıma "ya sence Ups'mi, Aras'mı?" diye sorup "Kesinlikle Aras" yanıtını aldıktan sonra dedim en fazla ne olabilir? Siparişiniz kargoya verildi iletisinden sonra 3 gün geçmesine rağmen kargo elime ulaşmadı ve sonunda ben de aradım ama ilginç bir şekilde meşgule atıldım bir süre. Neyse en son bir kız açtı telefonu inanılmaz bıkkın bir sesle, lütfetmiş gibi "buyurun" dedi ben de anlattım durumumu önce bir şeyleri bahane etti kapattı. İkinci arayışımda -yine uzun bir süre ulaşamadıktan sonra- bu seferde "sistemde hata var 15 dakika sonra arayın" dediler ve bir daha da açmadılar telefonu. En son anneme arattırdım ve öğrendim ki "benim bulunduğum bölgeye dağıtım yapamadıkları için kargom 'kurumsal' diye adlandırdıkları bir yere gönderilmiş" tabii bu "kurumsal" denen yer de cevaplamadı telefonları tam ümidi kesmiştim ki ertesi gün getirmişler nihayet.
-Buradan devam edebilirsiniz-

Tamam, güya mutluydum ama çok şikayet ettim. Bu arada resimde arkada görülen şirin mi şirin takvim okuoku'nun hediyesi, daha önce aynısını bir bloggerda görüp çok beğenmiştim bu nedenle paketten çıkınca ne kadar mutlu olduğumu tahmin edersiniz. Neyse, şimdi asıl güzel olan kısma geçiyoruuz, bakalım neler almışım?

Şeftali Kokan Bir Yaz - Lynn Anderson: Şeftali kokan yazı bilmem de bu kitap cidden şeftali kokuyor :) Kitabı okumuş olanlar yaz aylarında okumamızı tavsiye ediyor, ben de öyle yapacağım. Dostluğu konu alan bir hikayesi varmış, eminim güzeldir. Dediğim gibi ben bir süre daha okumayı düşünmüyorum ancak başladığım zaman koklamaktan okuyabilir miyim bilmiyorum.

Şeytanın Stajyeri - Donna Hosie: İtiraf ediyorum, sadece ciltli olması sebebiyle aldım ben bu kitabı, yoksa konusu bana çok basit geldi. Bir çocuk cehenneme düşüyor şeytanın stajyeri oluyor dünyaya dönmeye çalışıyormuş falan filan... Belki de hiç bir zaman okumam. O değil de üzerinde ki korumayı çıkarınca içinden "vaaoov" denilen bir kapak çıkıyor ortaya, güzel ama biraz ürkütücü benden söylemesi. :)

Kül - Shani Petroff: Yine renk kodları, yine renk kodları... Son zamanlarda ben bu konuya sahip olan çok fazla kitap duymaya başladım ya, bu aralar distopya deyince renkler geliyor herhalde yazarların aklına. Daha bir kaç gün önce benzer bir konuya sahip bir kitabı bitirdiğim için uzun bir süre ertelerim herhalde çünkü biliyorum ki okursam etkilenmeyeceğim.

İyi Kız - Mary Kubica: Önümüzde ki ay için Okunacaklar Listemde başlarda İyi Kız. -sanki tamamlayabiliyormuş gibi hala okuma listesi yapıyorum- İlk gördüğümde indirimine rağmen almayı düşünmemiştim ama şans eseri konusuna şöyle bir göz atınca son anda katıldı siparişime. Varlıklı bir ailenin kızlarının kaçırılması, daha sonra bulunması ancak kızın ismi dahil pek bir şey hatırlamaması gibi ilgi çekici bir konusu var, belki de bu alışverişten en sevdiğim oluverir.

Tatlı Şeytan - Wendy Higgins: Çok mu şeytanlı kitap almışım ne? Young Adult türünde fantastik bir kitap, oldukça sıradan bir konusu var. Melekler, şeytanlar... Bir de hikaye biraz ağır ilerliyormuş herhalde, bakalım.

Doğum Lekesi - Caragh M. O'Brien: Ben bu kitabın tanıtımını bir kaç yıl önce görüp çok etkilenmiştim, şu an tabii ki öyle etkileyici gelmiyor bana ama sırf daha önce okumayı çok istemiş olmamdan dolayı aldım. Tabii yine distopya, -evet çok fazla distopya okuyorum- Hakkında çok güzel yorumlar var, ümitliyim. 

Kitaplara çok mu olumsuz eleştiri yaptım? Yine ben değil ön yargım konuşmuş herhalde. Valla merak ettikleriniz varsa benim bu yazımı okuyup da almaktan vazgeçmeyin sakın, sonuçta ben de hiçbirini okumadım henüz :)

Bu arada alışverişimi ikiye böldüm ben ve buraya kadar yabancı yazarlı olan kitaplardan bahsettim bundan sonra bahsedeceğim 3 kitabın yazarı Türk ve kendimce bir hikayeleri var o yüzden ayrı anlatmak istedim. 



Nar Ağacı - Nazan Bekiroğlu: Önceki yazılarımı okuyan varsa benim pek Türk yazar okumadığımı bilir. Aslında edebiyatımızda çok değerli yazarlar olduğunu biliyorum ancak benim mi elim gitmiyor yoksa o güzel kitaplara denk mi gelmiyorum bilemiyorum ama bir türlü olmuyor. Hep bir ön yargı var bu konuda içimde. Benim kitap okuyan arkadaşlarım genelde Türk yazarları okumayı tercih ediyorlar bu da benim açımdan büyük bir şans çünkü sağda görmüş olduğunuz "Nar Ağacı" kitabını çok sevdiğim bir arkadaşım sayesinde keşfettim ve Akoluk kitabevinin düzenlediği imza gününe katılma şansım da oldu -ayrıca bu benim ilk imzalı kitabım- henüz yeni başladım okumaya ancak bazı kitaplar daha ilk cümlesinden belli eder ya kendini, bu da öyle işte. Bitirdiğimde tadı dimağımda kalacak eminim. Bu arada kitabın yazarı "Nazan Bekiroğlu" Karadeniz Teknik Üniversitesi'nin değerli bir profesörü. Her ne kadar biz dersine girme şansına erişememiş olsak da umarım bir gün o da olur.




Gün Olur Asra Bedel - Cengiz Aytmatov: Bir önce ki film yorumumda da bahsetmiştim -niye film yorumunda bahsettiysem?- Gün Olur Asra Bedel'i hocamızın bizi sorumlu tutması sebebiyle aldık. Hep kitaplardan sorumlu tutulsak keşke. Konusu hakkında bir fikrim yok ancak okuyan arkadaşlarım kitap için "ağır ilerliyor" şeklinde yorumlar yaptı. Daha öncesinde Cengiz Aytmatov'un Toprak Ana kitabını okuduğum için yazarla bir tanışıklığım var, umarım bu da aklımda yer edecek kitaplardan biri olur.

Kuşla Kediye Ağıt - Fırat Caner: Bu kitabı beğenmeyecek bile olsam ayrı bir yeri var ben de çünkü yazarı pek tanınmasa da benim çok çok sevdiğim bir hocam. Kalemini bilmiyorum ancak dilinin ne kadar etkileyici olduğunu onu tanıyan herkes bilir. Ayrıca kendisinin de söyleşi ve imza gününe katıldık ve böylece bu da benim imzalanmış 2. kitabım oldu :)



Geçen gün hava çok güzel olduğu için arkadaşımla temiz hava ve kitap etkinliği yaptık kendi çapımızda, bu da güzel okulumuzun bir köşesi, insanın ruhu dinleniyor burada. Bu nedenle sizinle de paylaşmak istedim. Hepinize bol okumalı, sağlıklı, kafanızın rahat olduğu güzel bir haftasonu diliyorum, bir sonra ki yazımda görüşmek üzere! :)



Yorumlar

  1. Hepsini güle güle okuu ^^ Ya Şeftali Kokan Bir Yaz gerçekten muazzam kokuyor, sanırım okumaya başladığımda kitabı koklamaktan okuyamayacağım :D Nar Ağacı'nı çok merak ediyordum ama lisede edebiyat öğretmenim dilinin bana ağır gelebileceğini söylemişti o yüzden korkmuştum okumaya. Senin yorumunu merakla bekliyorum o yüzden... Gün Olur Asra Bedel de okumayı istediğim kitaplardan. Annem de babam da çok sever o kitabı. Umarım sen de beğenirsin ve ben de kısa zamanda okuma fırsatı bulurum. İyi okumalar! ^.^

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ediyorum, bu aralar çok fazla kokulu kitaba denk geldim ben, dediğin gibi güzel ama dikkat dağıtıcı bir unsur olabilir bu. Sanırım yakında kitaplar ikiye ayrılacak: Koklamak için alınanlar ve okumak için alınanlar :) Nar Ağacı evet, edebi yönü ağır ancak tamamen olay odaklı ilerlediği için rahatlıkla olunabileceğini düşünüyorum. Ve gerçekten çok değerli bir eser ihmal etme bence :)

      Sil
  2. Nazan Bekiroğlu'nu çok severim ben. Umarım sen de seversin. Nar Ağacı bende de var ama henüz okuyamadım.

    imzalı kitaplar çok değerli oluyor kitap sevenler için. Kitaplarını imzalatmana çok sevindim. Sayıları artar umarım. Keyifli okumalar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güzel dilekleriniz için teşekkür ederiim :) İyi ki tanıma fırsatım olmuş Nazan Bekiroğlu'nu, şuanda da elimde Nar Ağacı kitabı var, bu aralar elimden düşmüyor. Unutulmayacaklar arasında yerini alacak şimdiden hissediyorum :)

      Sil
  3. Hello, Thank you so much. Sure, why not? :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

The Vampire Diaries (Vampir Günlükleri) Tanıtım

Seninle Bir Ömür / The Longest Ride / Film Önerileri #1